Bakan Ağbal, Beşpınar’da ‘kültürevi’ni ziyaret etti

Maliye Bakanı Naci Ağbal, bir dizi incelemelerde bulunmak üzere geldiği Bayburt’ta Kenan Yavuz Kültürevi ve Etnoğrafya Müzesi’ni ziyaret etti. Halka da hitap eden Bakan Ağbal’a Beşpınar gezisinde Bayburt Milletvekili Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu, Vali İsmail Ustaoğlu, Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun ve işadamı Kenan Yavuz eşlik etti.

Ağbal, çay ocağı önünde bir araya geldiği vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, 1 Kasım seçimlerinden itibaren memleketi daha ileriye götürmek için canla başla çalıştıklarını bildirdi. Hizmet yarışına devam ettiklerini belirten Ağbal, “Ülkemizi ileriye taşıyacak büyük projeler var. Bu projelerin her birisini tek tek hayata geçiriyoruz. Son dönemde bazı sorunları yaşayınca bu projelerin ne kadar önemli olduğunu bir defa daha iyi görüyoruz. Gerek Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün hizmete açılacak olması gerek üçüncü havalimanı inşaatının devam ediyor olması gerçekten önemli. Bunlar Türkiye’yi ileriye götürecek, kalkındıracak projeler” ifadesini kullandı. Ağbal, Gaziantep’te en mukaddes birlikteliğin temini için düğünde bir araya gelen insanların, alçak terör örgütleri tarafından canlı bomba kullanılmak suretiyle şehit edildiğini anımsatarak, şöyle devam etti: “Onlara yapılan bu saldırı bütün milletimize, devletimize, birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize karşı yapılan bir saldırıdır. Bunu şiddetle lanetliyor, kınıyoruz. İnsanlığın, sözün bittiği bir nokta. Nedir bu milletle derdiniz? Bu milletin birliğine, beraberliğine karşı nedir bu düşmanlığınız? Biz biliyoruz ki bu terör örgütleri ayrı ayrı veya birlikte bu milletle devletle uğraşıyorlar ama biz bunların karşısında hiç bir zaman yılmayacağız. Devletimiz, gerek Silahlı Kuvvetlerimiz gerek emniyet kuvvetlerimiz bunlarla mücadele etmek için gecesini gündüzüne katıyor, canlarını siper ediyorlar. Gerek Cumhurbaşkanımız gerek Başbakanımız, hükümetimiz hep birlikte Türkiye’ye karşı yürütülen bu terör saldırılarına karşı sonuna kadar dimdik ayakta olarak milletimizden aldığımız güçle mücadele edeceğiz.”

Milletin bu mücadeleye sonuna kadar destek verdiğini vurgulayan Ağbal, “Allah hepinizden razı olsun. Bu mücadele belli ki uzun soluklu bir mücadele. Bir yandan PKK, dış güçlerin maşası her gün ardı ardına ülkenin farklı yörelerinde güvenlik güçlerimize, sivil vatandaşlarımıza karşı haince, alçakça saldırılar gerçekleştiriyor. Bunların yapmakta oldukları bu eylemlerin sonuna kadar devlet olarak karşılığını vereceğiz. Hiçbir şekilde vatandaşımızın, güvenlik güçlerimizin akan kanı asla yerde kalmayacak.” dedi. “Hiçbir şekilde İslamın terörle bir araya gelmesi mümkün değil” Bakan Ağbal, DEAŞ terör örgütünün bugün yine Irak’ta gerek Suriye’de yürütmekte olduğu bu terör eylemlerini Türkiye’ye de taşımak istediğini ve bunu da zaman zaman gerçekleştirdiğini belirtti. Ağbal, şu görüşlere yer verdi: “Yine devlet olarak, hükümet olarak güvenlik güçlerimiz bu örgütle de mücadele halinde. Bu örgüt belli ki belirli birtakım dış güçlerin maşası durumunda. Bu coğrafyada bir anda baktık ki bu örgüt türedi. Var mıydı böyle bir şey? Yoktu. Gerek Suriye’de gerek Irak’ta o bölgeyi kana buladı. Müslümanın, Müslümanın kanına kast etmesi diye bir şey söz konusu olabilir mi? Hiçbir şekilde İslamın terörle bir araya gelmesi mümkün değil. Bunlar İslamın adını kullanıyorlar ama en büyük İslam düşmanları aslında bunlar. Bunlar da belli ki belirli güç odaklarının emir ve talimatlarıyla son günlerde özellikle Türkiye’ye karşı bir operasyon yapma niyetleri var ve bunları gerçekleştiriyorlar.” DHKP-C’nin de çok farklı noktalarda, başka ülkelerde güçlenerek Türkiye’ye karşı saldırılar yapmaya çalıştığına işaret eden Ağbal, bununla da mücadele ettiklerini dile getirdi.

Bakan Ağbal, FETÖ’ye değinerek, “Bunların yanında öyle bir terör örgütü var ki herkesle oturan kalkan, terör örgütleriyle işbirliği yapan, kendisi de bizatihi terör örgütü olan ve bu milletin kılcal damarlarına kadar sirayet etmiş FETÖ terör örgütü. Allah bunları kahreylesin. Bu milletin içinden çıkıp, bu milletin canına, malına, devletine kast eden bir örgüt. Her bir tarafta var, içimizdeler, farklı yerlerdeler” değerlendirmesinde bulundu. FETÖ terör örgütünün, devletin ve milletin neresinde olursa olsun sonuna kadar kökünün kazınacağına vurgu yapan Ağbal, “Hiçbir şekilde bunlara müsamaha asla gösterilmeyecek. Bunlarla yürütülen mücadele tabii ki hukuk devleti içinde, kanunlar çerçevesinde olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız diyor ya ‘Bunların nerede ini varsa inlerine girilecek, teker teker tespit edilecek ve Türk adaletine teslim edilecek.’ Bunların da inşallah kökü kazınacak.” diye konuştu. “Hepsi bu milletin, devletin, Müslümanların düşmanları” “Her olayın cereyan etme tarihine, olaylar arasındaki ilişkilere bakıyorsunuz, bütün bu bahsettiğim terör örgütleri belli ki kendi aralarında oturuyorlar, kalkıyorlar ‘Türkiye’ye karşı nasıl mücadele ederiz, sen ne yapabilirsin, ben ne yapabilirim’ bunu yapıyorlar.” ifadesini kullanan Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hepsi bu milletin, devletin, Müslümanların düşmanları. Bunların dinle, imanla asla alakaları olamaz. İslam coğrafyasında mazlumun, mağdurun sahibi olan Türkiye’ye karşı, bu kadar oluşturulan şer cephesini nasıl açıklayacağız? Bunun hiçbir şekilde açıklanması mümkün mü? Demek ki bu terör örgütleri ve bunların arkasında yer alan güç odakları Türkiye’nin ortaya koyduğu bu gelişmeyi, kalkınmayı, büyümeyi engellemek istiyorlar. Türkiye hem bölgesinde hem dünyada gün be gün daha da güçleniyor. Her gün yeni yatırımlar yapıyoruz, Türkiye ekonomisini büyütüyoruz. İnsanımıza aş, iş veriyoruz, ülkenin refahını büyütüyoruz. Türkiye bugün bakıldığında bölgesinde hem hukuk devleti olması hasebiyle hem demokrasisi ile hem de ekonomisi ile adeta bir istikrar ve gelişme adası. Bu kadar etrafımızda yangın yeri varken adeta Türkiye bu noktada gerçekten bir güç merkezi haline gelmiş bir ülke. Onun için yüreğimiz yanıyor, içimiz sızlıyor. Bu masum insanların canına kast eden alçakları lanetliyoruz ama öbür taraftan da hep beraber birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi pekiştireceğiz.” Ağbal, Allah’ın milletten razı olmasını dileyerek, “15 Temmuz darbe girişimini yapanlar sandılar ki millet o gün kapılarını kapatıp içeride oturacaklar. Hükümet önceki hükümetler gibi ‘ne yapalım bizim de vaktimiz buraya kadarmış’ diyecek sandılar ama bu millet onlara öyle bir tokat vurdu ki öyle bir irade ortaya koydu ki saatler içinde bu darbe girişimi yerle bir edildi. Allah milletin sağduyusundan razı olsun. Demokrasisine, devletine, milletine sahip çıkan vatandaşımız var. Bizde bu iman, inanç, birlik ve beraberlik olduğu sürece kimse bu milletin sırtını yere getiremez.” ifadesini kullandı. Aynı terör örgütlerinin Türkiye’nin 15 Temmuz sonrası muhalefetiyle iktidar partisiyle sivil toplum örgütleriyle yakaladığı birliği, beraberliği, kardeşliği bozmak istediğine dikkati çeken Ağbal, “Ülkenin önünü kapamak istiyorlar. Bu terör olaylarının arka arkaya gelmesi belli ki belli bir noktadan bunların emir ve talimatla yapıldığını gösteriyor. Biz bunlara karşı dimdik duracağız. İçimizde nerede bir nifak, şer varsa buna karşı dimdik ayakta duracağız merak etmeyin.” diye konuştu. “Türkiye bu bölgede herkesin çıkarını bozacak güç ve kudrete sahip” Bakan Naci Ağbal, dünyanın çok farklı bir dönemden geçtiğini belirterek, özellikle bölgede jeopolitik anlamda çok farklı ülkelerin, çok farklı hesapları, farklı çıkarları olduğunu bildirdi. Bu bölgenin kadim bir bölge, eski medeniyetlerin yaşadığı bir bölge olduğuna işaret eden Ağbal, şunları kaydetti: “Dünya üzerindeki en zor coğrafyada bu kadar merkezi rol üstlenmiş bir ülkenin vatandaşlarıyız. Bu coğrafya üzerinde, bu bölge üzerinde çok farklı ülkelerin farklı hesapları, çıkarları var. Türkiye bu bölgede herkesin çıkarını bozacak güç ve kudrete sahip. Türkiye bu bölgede istikrarın, tekrar barışın, kardeşliğin sağlanması için üzerine düşen her türlü rolü bugüne kadar oynadı, bundan sonra da oynayacak ama şunu bilin ki bütün bu oyunlar bozulacak, tekrar bu bölgeye istikrar gelecek, tekrar barış gelecek. Bu etrafımızdaki yangın sönecek ve inşallah Türkiye bölgesinde kalkınan, güçlenen bir ülke halinde olmaya devam edecek. Bu hep beraber, birlikte yapacağımız bir şey.” Ağbal, vatandaşın verdiği desteğin çok önemli olduğuna dikkati çekerek, 15 Temmuz’da milletin iktidarına verdiği destekle demokrasiye olan inancını gösterdiğini vurguladı. “Ekonomimizin temelleri sağlam” Hükümet olarak bütün bu olayların içerisinde bir taraftan ekonomiyi daha da güçlendirmek için adımlar attıklarını belirten Ağbal, şöyle dedi: “Ekonomimizin temelleri sağlam. Türkiye’nin bugün bankacılık sistemi benzer ülkelere göre çok daha güçlü. Kamu maliyesi birçok ülkenin ulaşmak istediği noktadan daha iyi. Borcumuz çok yok, Allah’a şükürler olsun. Bütçede bir disiplin var, bütçenin iki yakası bir arada. Mali disiplinden, bütçe disiplininden asla taviz vermiyoruz ama öbür taraftan vatandaşın bütün ihtiyaçlarını da gideriyoruz. Her gün yeni hastaneler, okullar, adalet sarayları, köprüler ve tüneller açıyoruz. 26 Ağustos’ta inşallah Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü vatandaşımızın hizmetine sunuyoruz. Ekonominin iyi olması noktasında önemli adımları teker teker atıyoruz. 15 Temmuz darbe girişimi oldu, sonrasında yaklaşık bir ay içerisinde bu ülkenin önünü açacak çok sayıda yasaya imza attık.” Bakan Ağbal, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra daha fazla çalıştıkları, gayret etiklerinin altını çizerek, şu ifadeleri kullandı: “Ülkenin önünü açacak, ekonomisini büyütecek, demokrasisini güçlendirecek, hukuk devletini inşa edecek işleri, adımları bir bir atıyoruz. Türkiye her geçen gün hızlı bir şekilde normalleşecek. Ekonomide inşallah attığımız bu adımlar sayesinde üçüncü çeyrekte, dördüncü çeyrekte özellikle yatırım kanalında iyileşmeler olmasını bekliyoruz. Bu konuda da bize düşen görevler var, inşallah onların her birisini tek tek yapacağız.”

TANITIM SUNUMU

Tanıtım sunumunu bilgisayarınıza indirerek, Müzemiz hakkında detaylı bilgileri yakından inceleyebilirsiniz.